27 Eylül 2010 Pazartesi

prague.cz



Amsterdam dedim, Viyana dedim, şimdi de Prag diyorum! Üzerimdekilerden anlamışsınızdır; buralarda,bir gün yaz, bir gün sonbahar, bir gün hafiften kış...




Canım bu sefer kıyafet, marka filan yazmak istemedi! Zaten pek te farklı birşey yok. Olursa, merak ederseniz, çekinmeyin, sorun:)




16 Eylül 2010 Perşembe

Love from Vienna





Bu kaçıncı merhaba, unuttum vallahi:) Ne yapalım... Şimdilik şartlar böyle, beni idare edin:) 

Viyanadayım, Schönbrunn Sarayı'nda... Hava soğuk, hava rüzgarlı ama keyifler yerinde:)


T Shirt; Gap
Tayt; Twist
Fular; Yargıcı
Çanta; Balenciaga 
Gözlük; Tom Ford
Bilezikler; Beymen
Küpeler; Topshop


23 Ağustos 2010 Pazartesi

Let's Continue



Buralarda mevsim yaz, havalar günlük güneşlik ama heryerde durum böyle değil! 
Herkes bizim kadar şanslı değilmiş, soğuktan üşüyenler, yağmurdan ıslananlar varmış;aylardan ağustos olsa bile...


Benim bu saçma kıyafetimin sebebi de saçma havalar ve kısıtlı imkanlardır. Elimdekilerle ancak bu kadar yaratıcı olabildim. Zaten Amsterdam'da fazla yaratıcı olamıyor insan çünkü moda adına, hoş giyinmek adına ya da özenmek adına pek te bir ize rastlamak mümkün olmuyor! Eee ne oluyor? Nar'ın şevki biraz kırılıyor, motivasyonu düşüyor ve sonuç bu oluyor.
Gerçi şimdi bakınca, o kadar da kötü değil, beğendim bile nerdeyse:) Sizce?



Şimdiii... T Shirtüm LNA'dan. Şortum Gap'ten. Bunları evden götürmüştüm:)))

Üzerimdeki hırka Topshop. Bunun da hikayesi yakın tarihli bir seyahate dayanıyor. Yine tedbirsizlik:)

Eşarp H&M'den edinildi. Nasıl kocaman anlatamam!

Botlar da Sacha'dan. Kurtarıcılarım oldular benim! Zar zor bir de çorap bulunca, böyle oldu işte!





13 Ağustos 2010 Cuma

Time to Talk


Yine gittim, yine geldim, yine buradayım! Yediğim içtiğim benim olsun, gezip gördüklerimi anlatayım diyorum ama zor! Neden zor peki? Çünkü buralar beni eritecek kadar sıcak olmuş. Çünkü buralar beni sıkacak kadar sakin olmuş. Çünkü benim buralarda bir anda enerjim düşmüş. Çünkü de çünkü... Bu böyle uzar gider...

Fotoğraflar ilk durağımızdan, Amsterdam'dan! İlk kareler de kiraladığımız evin penceresinden:) Ev şehrin merkezinde, Singel'deydi. O kadar şirin, o kadar nostaljik ve o kadar farklıydı ki, tam Hollanda, tam Amsterdam tarzı!



Havalar bir güneşli, bir yağmurluydu. Sıcaklığın burayla hiiiç alakası yoktu; bir gün ılık bir sonbahar, bir gün kışa elini uzatmış bir sonbahar gibi...




Daha önce söylemiştim; Amsterdam'a ilk gidişim değil. O zamandan bu zamana pek te birşey değişmemiş:) Güzel kurulmuş, güzel düzenlenmiş, rahat bir şehir.Trafik yok, kavga yok, güzel yemek yok:), turist var, bisiklet var, uyuşturucu var, seks var:)




T Shirt; Pull& Bear
Hırka& Şapka; H&M
Tayt; Topshop
Çanta; Prada
Ayakkabılar; Vivienne Westwood for Melissa 
Gözlük; Chloé
Kolyeler; Mng


Daha anlatacak bir dolu şey var... Yavaş yavaş...



27 Temmuz 2010 Salı

Time to Go




Ben gidiyorum! Yine bir süre buralarda yokum. Amsterdam, Prag, Viyana... Pek tatil gibi olmayacak fakat yine de güzel olacak:) Umarım...
Amsterdam ve Prag'a daha önce de gittim ama yine de bilmediklerim ya da kaçırdıklarım olabilir. Viyana'yı da ilk kez göreceğim. Bu sebeple; tavsiye, öneri, ne varsa bekliyorum!




T Shirt; Zara
Şort; Gap
Kemer; Louis Vuitton
Çanta; Fendi
Ayakkabılar; Bottega Veneta
Gözlük; Chloé
Bilezikler; Oysho
Yüzük; Topshop


Huzurla, mutlulukla ve neşeyle kalın:)



20 Temmuz 2010 Salı

Rüzgar& Dağılan Saçlarım:)



Ani bir seyahat söz konusuydu, bu fotoğraflardan iki saat sonra uçağım kalkıyordu ve ben hala buralardaydım! Bu aralar canım hiiiç fotoğraf istemiyor, bunlar da biraz zoraki oldu. Paylaşma duygumu yitiriyor olabilir miyim acaba...?



Mng t shirtümü çok severek giyiyorum, keşke bir iki rengini daha alsaymışım:(
Dolce& Gabbana'dan, pijama bozması şortuma bayılıyorum. Hem çok rahat hem de bir tuhaf ya, ondan bayılıyorum:)
Bu sene aldığım en rahat ayakkabılar kesinlikle bu Miu Miu'lardır!
Chanel çantamın ve Chloe gözlüklerimin de renkleri o kadar güzeller ki...

Galiba bu kıyafeti sevmişim ben:)))


15 Temmuz 2010 Perşembe

Mimmm




Bir varmışım bir yokmuşum... Dönüp dolaşıp buraya gelirmişim... 
Şu günlerde günler çok uzun, geceler çok kısa gelir oldu bana. Çalışmak istemediğim için biran önce akşam olsun, sevdiğimle olayım istiyorum. Akşam olunca da o kadar bıkkın ve bitkin oluyorum ki biraz keyifin ardından kanepeye yapışıyorum. Yatağıma gitme fikri bile ayıramıyor beni ondan:)




Dünya tatlısı ses-seda Sedacığım da mimlemiş beni:) Soruları sıralamış, cevapla bakalım demiş!

1. En çok nerelerden alışveriş yaparsın?
Beymen, Topshop ve vintage dükkanlar.

2. Dolabındaki en it parça hangisi?
Bu çok zor işte! Bütün çantalarım diyebilirim:) Sonraaa... Louis Vuitton eşarbım var bir de!

3. Kaç çift ayakkabın var?
Bilmiyorum:)

4. Doğallık mı kokoşluk mu?
İkisi de değil! 

5. En çok sevdiğin ve beğendiğin tasarımcı?
Karl Lagerfeld her daim en!

6. En çok kullandığın aksesuar?
Hepsi:) Ama hep dersen; yüzüğüm ve saatim.

7. Çantanda bulunması gereken 5 şey?
Telefonlarım, Bepanthenlerim, anahtarlarım, cüzdanım ve mendillerim.

8. En önemli güzellik önerilerin?
Temiz ve hafif makyajlı bir cilt, bakımlı saçlar, kesinlikle her daim bakımlı el ve ayaklar! Bu arada açık ayakkabı giyiyorsak, mutlak suretle ojeli tırnaklar:)




Lacivert atletim, Topshop. Aylardır dolabımda durmasına rağmen aklımı çelmeyi ilk kez başarabilen kırmızı eteğim, vintage. Rengiyle, alakasız bir seçimmiş gibi duran çantam, Miu Miu. Terliklerim de Sergio Rossi.